İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, önceliklerinin eğitim kurumlarının güvenliği olduğunu söyledi. 90 dezavantajlı okula güvenlik kamerası sistemi kurduklarını anlatan Yahşi, bunu tüm dezavantajlı okullara yayacaklarını belirtti.
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, okul müdürleri ve idarecilerine ‘Okullarda sağlık ve güvenlik semineri’ verdi. Seminerin yapılacağı salonun önünde, İzmir’deki öğrencilerin geri dönüşüm farkındalığını arttırmak amacıyla yaptıkları çalışmalar sergilendi. Sergide atık maddelerden yapılan heykeller ve kuş yuvaları ile ayakkabıdan yapılan saksı ilgi çekti. Seminerde aralarında iş güvenliği uzmanı, doktor ve eğitimcilerin de olduğu toplam 10 konuşmacı 15’er dakikalık konuşmalarında okullardaki çalışma güvenliğinin arttırılması, öğrenci, eğitimci ve personel sağlığının korunması gibi konuları anlattı.
‘ÖNCELİĞİMİZ EĞİTİM KURUMLARIMIZIN GÜVENLİĞİDİR’İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, açılış konuşmasında şunları söyledi:
"Bu kadar büyük ve çeşitlilik arz eden eğitim ortamlarının taşıdığı sağlık ve güvenlik riskleri ile alınması gereken önlemler üzerinde titizlikle durduğumuz konuların başında geliyor. İzmir’de yaklaşık 850 bin öğrenci, 60 bin öğretmen ve çalışanıyla birbirine kenetlenmiş kocaman bir aile olarak, önceliğimiz her sabah kapısını açtığımız eğitim kurumlarımızın güvenliği. Medeniyet kurucu bir nesil yetiştirmek üzere çıktığımız bu yolda, hepimizin ortak kaygısı milletimizin en değerli hazinesi olan çocuklarımızı, güvende ve sağlıklı tutabilmek. Yaşam güvenliğinin sağlandığı bu ortam, çocuklarımızın en önemli ve en temel ihtiyacı. Biliyoruz ki öğrenci, öğretmen, idareci, veli kısaca bütün bileşenler kendini güvende hissederse okulun kendini gerçekleştirme potansiyeli de, başarısı da artacaktır. Günün sonunda, bir idarecinin öğrencilerin evlerine gidişlerini izleyip, Bugün de kazasız belasız bir gün geçirdik diyebilmesinin, ibadet vasfında olduğunu düşünüyorum. Bugüne kadar toplam 90 dezavantajlı okula güvenlik kamerası sistemi kuruldu. Bunu tüm dezavantajlı okullara yayacağız.”
"Bu kadar büyük ve çeşitlilik arz eden eğitim ortamlarının taşıdığı sağlık ve güvenlik riskleri ile alınması gereken önlemler üzerinde titizlikle durduğumuz konuların başında geliyor. İzmir’de yaklaşık 850 bin öğrenci, 60 bin öğretmen ve çalışanıyla birbirine kenetlenmiş kocaman bir aile olarak, önceliğimiz her sabah kapısını açtığımız eğitim kurumlarımızın güvenliği. Medeniyet kurucu bir nesil yetiştirmek üzere çıktığımız bu yolda, hepimizin ortak kaygısı milletimizin en değerli hazinesi olan çocuklarımızı, güvende ve sağlıklı tutabilmek. Yaşam güvenliğinin sağlandığı bu ortam, çocuklarımızın en önemli ve en temel ihtiyacı. Biliyoruz ki öğrenci, öğretmen, idareci, veli kısaca bütün bileşenler kendini güvende hissederse okulun kendini gerçekleştirme potansiyeli de, başarısı da artacaktır. Günün sonunda, bir idarecinin öğrencilerin evlerine gidişlerini izleyip, Bugün de kazasız belasız bir gün geçirdik diyebilmesinin, ibadet vasfında olduğunu düşünüyorum. Bugüne kadar toplam 90 dezavantajlı okula güvenlik kamerası sistemi kuruldu. Bunu tüm dezavantajlı okullara yayacağız.”
Kaynak: Hürriyet
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder